10 Ağustos 2017 Perşembe

Karayoluyla Yunanistan & Bulgaristan 1 - Dedeağaç, Gümülcine, İskeçe, Kavala

Yunanistan'ın kuzeyini gezmeyi üç güne yaydık. Önce Alexandropolis'den Kavala'ya kadar Batı Trakya. Sonra Halkidiki ve son olarak da Selanik'ten kuzeye. 

Yunanistan'daki şehirlerin Türkçe isimleri:

Yunanlılar nasıl İstanbul'a Konstannitiyye diyorsa bizde de Batı Trakya'daki şehirlerin Türkçe isimleri var malumunuz üzere. Yazı boyunca tabelalarda karışıklık olmaması için Yunanca isimlerini kullanacağım ama belli başlı şehirlerin Türkçeleri şöyle:

Alexandropolis: Dedeağaç
Komotini: Gümülcine
Xanthi: İskeçe 
Kavala ve Selanik zaten iki dilde de aynı. 

Arabayla yurtdışına çıkış:

Arabayla yurtdışına çıkmak için bir kaç prosedürü halletmek gerekiyor. Çok zor şeyler değil ama yine de uğraştırabilir.

Öncelikle yurtdışında geçerli bir ehliyet gerekiyor. Yeni ehliyetler bu açıdan yeterli. Yeni ehliyeti olmayanlar Turing Derneği'nden alınabilen yurtdışında geçerli araç sürücü belgesini kullanabilir. 

Araç sigortası. Yeşil belge de denilen araç sigortası herhangi bir sigortacıdan yapılabildiği gibi sınır kapısındaki sigortacılardan da hemen alınabiliyor. Ben sınıra gelmeden yaptırdım, bir gün sonra elime geçti. İstediğiniz tarihte gündüz 12'de başlatılıyor sigorta. 15 günlüğü 63 €. Yıllık olursa 300 € civarına geliyor. 

Bu ikisi dışında sınırdan alınabilen ya da gelmeden bankaya yatırılıp sınırda banka dekontu ibraz edilebilen Yurtdışı Çıkış Harcı (çıkış pulu da denir) var bir de.

Araç sizin adınıza değilse bir de noterden alınan sahibinin onayı gerekiyor haberiniz olsun. 

Sınırdan geçerken önce plaka soruluyor. İkinci kısımda araç sahibinin pasaportu ve ruhsat son kısımda araçtakilerin pasaportu isteniyor. En son bi yerde ne istiyorlar anlamadım, görevliye bakıyorum ne isteyecek diye "geç geç" dedi geçtik biz de. Sigorta Yunanistan tarafında isteniyor haberiniz olsun. 

Batı Trakya'da yeme içme:

İlk gün kaldığımız Alexandropolis'de iki mekanda yemek yeme şansımız oldu. 

Ai Yorgi: Alexandropolis'den Makri tarafına giderken Makri sapağından önce sola sapılıp 400-500 metre gidilerek bulunan bir restoran Ai Yorgi. Mekan deniz kenarında ve ortam gayet lüks. Biz öğlen saatlerinde gittik, pek kimseler yok ama mekan açık. Türkçe menüleri de var ve porsiyonları büyük. 3 kişi 40 € civarı hesap ödedik. Hellim, kızarmış ince dilim kabak, fener balığı köftesi ve cacık gayet lezzetliydi. Kızarmış kabağı en güzel yapan mekan burası bence. Yağı az, kabaklar ince... 

Nisiotiko: Burası da Ai Yorgi ayarında ama şehir merkezinde bir Taverna. Türkçe bilen çalışanları olan, Türklerin çok rağbet gösterdiği bu mekana özgü Nisiotiko salata Yunan salatasından bile lezzetliydi. Ara sıcak peynirler şahaneydi. Köfte için yiyenler eh işte idare eder dediler ama geri kalanlar gayet iyiydi. 

Kahvelerimizi içmek için Alter Ego isimli mekanı tercih ettik. Sıcak, sevimli bir yer. Kahveleri de lezzetli. 

Gezilecek yerler: 

Alexandropolis:

Alexandropolis'de sahilde yürüyüş yapmak, Makri'deki plaja gitmek ve Türkiye'de bulunmayan ürünlere bakmak için süpermarket gezmek dışında pek gezmedik. Yazın Makri'nin sahili ve sahildeki mekanlarının yemekleri gayet lezzetli oluyor lakin kışın buralar kapalıymış. Market olarak da Alman Liddle en uygunu. Sahildeki büyük deniz feneri mutlaka gözünüze çarpacaktır.

Komotini:

Komotini'ye sabah uğradık. Pek gezilecek yerleri yoktu ama börekçilerinin yaptığı peynirli börekler gayet lezzetliydi. İmaret'le saat kulesi etrafında dolaşıp ayrıldık Komotini'den. 

Xanthi:

Batı Trakya'da, sokaklarında gezmesi en keyifli yer Xanthi'nin (Zanti diye değil Ksanti şeklinde okunuyormuş) Old Town kısmıydı. Bahçeleri, evlerin dış süslemeleri ve keyifli tasarımlarıyla çok beğendik biz. Sonra da ufak meydanlarının birinde oturup Yunan kahvelerimizi içtik. 

Kavala:

Akşam otelimize çekilmeden son ziyaret ettiğimiz yer Kavala oldu. Önce limana giden sahil yolunun köşesinden Kavala kurabiyelerimizi aldık ardından Kavalalı Mehmet Ali Paşa'nın şimdilerde müze olan evinin olduğu tepeye çıkan yola saptık. Karnımız acıktığı için yol üstündeki Kanados'ta yemek molası verdik. Önceki mekanlar kadar pahalı değil Kanados, neredeyse %30-40 daha ucuz. Yunan salatası biraz özensiz geldi ama kötü diyemeyeceğim. Kızarmış peynirleri yine çok lezzetliydi. Ev yapımı beyaz şarabı pek sevmedim. Ahtapot yendi bir de masada. 

Kavala'da yukarıdaki kaleye çıkmak biraz sağlam bacak kası istiyor. Ancak tepedeki sokaklara girerseniz keyifli evler görebilirsiniz. Aşağıya inerseniz su kemerleri karşınıza çıkacak. Son olarak biz Philippi kalıntılarını görmek üzere Drama yoluna saptık ama öğlen 3'te kapanıyormuş, geç kaldık ziyaret etmek için. 

Konaklama:

Marianna Hotel: Alexandropolis'de konaklama için tercihimizi Marianna Hotel'den yana kullandık. Daha önce bu otel tarafından işletilen yine merkeze yakın bir kilisenin müştemilatında kalmıştık. Tek kişilik odaları 40, çift kişilik 45 euroydu. Konumu iyi, odalar temiz ve rahattı. 

Philoxenia: Kavala'da şehrin dışında, tepede, ağaçlarla çevrili bir ortamdaki bu otelin konumu altında arabası olanlar için uygun ama gidiş yolunu iyi öğrenmek gerekiyor, biraz karışık çünkü. Etrafta yemek yemek için herhangi bir tesis de yok, hazırlıklı olun. Biraz macera dolu bir konaklama oluyor burada kalmak ama fiyatları makul en azından; 1 çift 1 fek kişilik odaya 75 euro ödedik. Temizlikle ilgili bir sorun yoktu. Bizim kaldığımız odanın çok güzel denizden güneşin doğuşunu görebileceğiniz manzarası vardı. 

Sırada Halkidiki var. 

Fotoğraf Listesi:

1- Makri Plajı yazları denize girmek için müsait
2- İskeçe'de eski şehrin sokakları
3- Kavala'da tepeye çıkıp sokak aralarında dolaşırken önce kilise olan, Osmanlılar zamanında yanına eklenen minareyle cami yapılan, en son da minaresi yıkılıp yeniden kiliseye dönüştürülen bu yapı karşımıza çıktı.
4- Kavala'da Kavalalı Mehmet Ali Paşa heykelinin olduğu parka çıkarken göreceğiniz şehir manzarası.

Önerilen Sayfalar:

Karayoluyla Yunanistan & Bulgaristan 2 - Halkidiki, Selanik ve Seres Atina Kaçamağı
Gökçeada
Bozcaada'da Kısa Bir Tatil
İzmir'de Bir Gün
Edirne'de İki Gün
Uçmakdere'de Kamp ve Şarköy'e Kadar Uzanmak
Saros Körfezi
İğneada'da İki Gün Çadır Kampı
Üç Eski Rum Köyü...